25 Eylül 2017 Pazartesi

Ölüm Oyunu - Koushun Takami | Kitap Yorumu

  
  Orijinal Adı: Battle Royale 
Seri: Yok
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 624
 Baskı Yılı: 2014
Goodreads Puanı: 4.24  (41,574 Oy)


Arka Kapak Yazısı
Varoluş ile vicdanın mücadelesi:
Bir adaya hapsedilmiş
21 kız ve 21 erkek öğrenci.
Şiddet dolu, kâbus gibi bir oyun.
Onlarca silah, psikolojik bir savaş
ve tek bir kazanan…

   Totaliter Büyük Doğu Asya Cumhuriyeti, halkı baskı altında tutmak için her sene acımasız bir askerî program düzenlemektedir. Bu doğrultuda ıssız bir adaya götürülen lise öğrencilerine rastgele silahlar verilmekte ve kuralları çiğnediklerinde patlayan tasmalarla, geriye tek kişi kalana kadar birbirleriyle mücadele etmeleri beklenmektedir…

   Modern Japon edebiyatının klasikleşmiş eserlerinden sayılan ve aman vermez günümüz dünyasında hayatta kalmanın anlamına dair çok güçlü bir alegori olan Ölüm Oyunu, şiddet kavramını baş döndürücü bir gerilimle işliyor.



 Yorum
   Bu kitabı okuduğum için biraz şaşkınım aslında. Önyargılarım olduğundan değil ama öncelikle Japon yazarlara daha önce pek ilgi duyup bir eserlerini okumamıştım. Genelde mangaları ve animeleri iyi olduğu için japon bir yazar okuyacak olursam manga okurum diye düşünüyordum. Hemde korku-gerilim tarzı kitaplar pek ilgimi çekmiyordu. Her yazarın gerilimi iyi olmuyor. Gerilim türü bir şey okuyacak olursam bunu Stephen King, Jean-Christophe Grange, Tess Gerritsen gibi yazarlardan okumayı tercih ederim diye düşünüyordum. Ama arkadaşımın elinde görüp bir de benim hoşuma gitti diye övünce bir tadına bakayım diye başladım ilk sayfalar sarınca yarım bırakmak istemedim ve nihayetinde bitirdim.


   Kitapta çok fazla karakter vardı. Bu yüzden kitabın ilk yarısında heyecanlı ve güzel gitse bile kitap belli noktadan sonra tekrara düşüyor gibi geldi, git gide tahmin edilebilir olmaya başladı buda okurken beni sıktı biraz açıkçası. Gereksiz yere uzatılmış yerler vardı. Kitap konusu olmaktan çok gerilim-korku türünde bir film olmaya müsait bir eserdi. Özgün yerlere rastlamadım değil. Yazarın kültürel birikiminin izlerini görmek mümkündü. Ama genel hatları ile sanki biraz Açlık Oyunları tarzında esinlenmeler görülüyordu. Distopik bir konusu olmakla birlikte bilim-kurgu tarzına hitap eden yönleri de vardı kitabın.

Düzeni sağlamanın en iyi yolu ortamda tek bir kralın olmasıydı.
   Kitap lise öğrencilerini konu alıyor. Gerçekçi bir bakış açısı ile günümüz lise öğrencilerinin durumunu çok iyi yansıtmış. Hepsi ergenliğinin zirvesinde, duygularını çok yükseklerde yaşayan, düşmanlığa savaş ve rekabete hazır 42 genci konu alıyor kitap. Kitap çok detaya girmese bile hepsinin hayatına karakteristik özelliklerine şöyle bir değinmeden geçmiyor. Ağırlıklı olarak o adadaki mücadeleleri, planları, ittifakları, hainlikleri konu alınıyor. Hayatta kalma mücadelesi içinde insanların, özellikle gençlerin ne kadar vahşileşip şiddete eğilim gösterebileceği çok güzel işlenmiş. Özgün, hoşuma giden karakterler oldu. Bazı karakterler ise çok gereksiz gelmişti, yazar da bu kadar karakterli bir kitap yazma kararı ile bir hata yapmış olmalı onca karakterin her birine farklı farklı özellikler yüklemek biraz zor, ister istemez tekrara düştüğü veya saçmaladığı noktalar olmuş. Keşke karakter kadrosunu biraz daha dar tutsa imiş. Ufak sürprizler, sağ gösterip sol vurmalar olmadı değil ama sonu beni pek şaşırttı diyemem. Yine de gerilim-distopya severler ve Açlık Oyunları gibi kıyasıya mücadele isteyen okurlar için gayet de gideri var kitabın. Herkese bol kitaplı günler dilerim. :)

Puanım

10 yorum:

  1. Filmini seyretmiştim, güzeldi, karakterler daha az olsa daha güzel olabilirmiş bence de, keyifli okumalar, sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Filmi de varmış demek. Evet çok fazla karakter vardı. Bu da biraz sıkıntıya sokmuş kitabı. Yorumun için teşekkürler. Sevgiyle kal :)

      Sil
  2. Sen de yazmışsın zaten, Açlık Oyunları'nı anımsatttı bana da. Yaşadığımız dünya çok acımasız ve bilgisayar oyunları, tv yarışmaları hep bu acımasızlığı, rekabeti, ihaneti körüklemek için elinden geleni yapıyor.:( Çok teşekkürler, sevgiler.:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bu kitapta buna iyi değinen kitaplardan gençlerin hali güzel anlatılıyor. Yorumun için teşekkürler :)

      Sil
  3. 42 genç aşırılı fazla gibi :D Kitabı hiç görmemişim, rastlasam muhtemelen alırdım :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet karakterler fazla ama kitabın sıra dışı farklı hoş bir tarafı var. Okumanı tavsiye ederim. Sevgiyle kal :)

      Sil
  4. Açlık Oyunları tarzı esinlenmeler var demişsin Ölüm Oyunu kitabı Açlık Oyunlarından 9 yıl önce 1999 da yazılmıştır yani türünün en orijinal örneği denebilir kitabın içi de o dönemin imkan ve şartlarıyla yazılmıştır. Mesela o döneme bakıldığında daha tuşlu cep telefonları yeni icat edilmeye başlandığı için yazar kitaba telefonla arama gibi bir seçenek yazamamıştır

    YanıtlaSil
  5. Bloğunu ve yorumlarını inceledim. Değerlendirmelerin bana oldukça faydalı geldi. Çalışmalarından dolayı tebrik ederim:)

    YanıtlaSil